Bakara - 2:286 Allah kişiye ancak kapasitesi kadar yükler. Herkesin kazandığı iyilik kendi yararına, kazandığı kötülükse kendi zararınadır. "Rabbimiz, unutur yahut yanılırsak bizi sorumlu tutma! Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi bize ağır sorumluluk yükleme! Rabbimiz, gücümüzün yetmeyeceği şeyleri bize yükletme! Bizi hoş gör, bizi bağışla ve bize acı! Sensin bizim Mevla'mız (efendimiz ve egemenimiz). İnkarcılar topluluğuna karşı bize yardım et!
Sahip/Egemen/Veli Allah'tır.
Bakara/2:107 Yerin, göklerin egemenliğinin Allah'a ait olduğunu ve Allah'tan başka bir sahip ve yardımcınızın olmadığını bilmez misin?
اَلَمْ تَعْلَمْ اَنَّ اللّٰهَ لَهُ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ وَمَا لَكُمْ مِنْ دُونِ اللّٰهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا نَص۪يرٍ
Bakara/2:286 Allah kişiye ancak kapasitesi kadar yükler. Herkesin kazandığı iyilik kendi yararına, kazandığı kötülükse kendi zararınadır. "Rabbimiz, unutur yahut yanılırsak bizi sorumlu tutma! Rabbimiz, bizden öncekilere yüklediğin gibi bize ağır sorumluluk yükleme! Rabbimiz, gücümüzün yetmeyeceği şeyleri bize yükletme! Bizi hoş gör, bizi bağışla ve bize acı! Sensin bizim Mevla'mız (efendimiz ve egemenimiz). İnkarcılar topluluğuna karşı bize yardım et!
لَا يُكَلِّفُ اللّٰهُ نَفْساً اِلَّا وُسْعَهَاۜ لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْۜ رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذْنَٓا اِنْ نَس۪ينَٓا اَوْ اَخْطَأْنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تَحْمِلْ عَلَيْنَٓا اِصْراً كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلْنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِه۪ۚ وَاعْفُ عَنَّا۠ وَاغْفِرْ لَنَا۠ وَارْحَمْنَا۠ اَنْتَ مَوْلٰينَا فَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ

Ali İmran/3:150 Hayır, mevlanız (sahibiniz ve dostunuz) Allah'tır. O, yardım edenlerin en iyisidir.
بَلِ اللّٰهُ مَوْلٰيكُمْۚ وَهُوَ خَيْرُ النَّاصِر۪ينَ
Ali İmran/3:173 Onlar ki insanlar kendilerine, "Halk size karşı birleşip harekete geçmiş; korkun onlardan," dediklerinde, bu onların ancak imanını arttırır ve şöyle derler: "Bize Allah yeter; o ne güzel Koruyucudur."
اَلَّذ۪ينَ قَالَ لَهُمُ النَّاسُ اِنَّ النَّاسَ قَدْ جَمَعُوا لَكُمْ فَاخْشَوْهُمْ فَزَادَهُمْ ا۪يمَاناًۗ وَقَالُوا حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَك۪يلُ

Nisa/4:132 Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. Koruyucu olarak Allah yeter.
وَلِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَك۪يلاً
Nisa/4:171 Kitaplılar! Dininizde sınırı aşmayın. Allah hakkında yalnız gerçeği söyleyin. Meryem oğlu İsa Mesih, sadece Allah'ın elçisi ve Meryem'e gönderdiği kelimesi ve O'ndan gelen bir candır. Allah'a ve elçilerine inanın. "Üçtür," demeyin. Kendi yararınız için buna son verin. Biricik tanrı yalnız Allah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter.
يَٓا اَهْلَ الْكِتَابِ لَا تَغْلُوا ف۪ي د۪ينِكُمْ وَلَا تَقُولُوا عَلَى اللّٰهِ اِلَّا الْحَقَّۜ اِنَّمَا الْمَس۪يحُ ع۪يسَى ابْنُ مَرْيَمَ رَسُولُ اللّٰهِ وَكَلِمَتُهُۚ اَلْقٰيهَٓا اِلٰى مَرْيَمَ وَرُوحٌ مِنْهُۘ فَاٰمِنُوا بِاللّٰهِ وَرُسُلِه۪ۚ وَلَا تَقُولُوا ثَلٰثَةٌۜ اِنْتَهُوا خَيْراً لَكُمْۜ اِنَّمَا اللّٰهُ اِلٰهٌ وَاحِدٌۜ سُبْحَانَهُٓ اَنْ يَكُونَ لَهُ وَلَدٌۢ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَك۪يلاً۟

Maide/5:28 "Beni öldürmek için elini bana uzatırsan, seni öldürmek için ben elimi sana uzatmayacağım. Ben, tüm yaratıkların sahibi Allah'tan korkarım. "
لَئِنْ بَسَطْتَ اِلَيَّ يَدَكَ لِتَقْتُلَن۪ي مَٓا اَنَا۬ بِبَاسِطٍ يَدِيَ اِلَيْكَ لِاَقْتُلَكَۚ اِنّ۪ٓي اَخَافُ اللّٰهَ رَبَّ الْعَالَم۪ينَ

Enam/6:62 Sonra gerçek Mevlaları olan Allah'a döndürülürler. Bilesiniz ki yargı O'nundur ve O, en hızlı hesap görendir.
ثُمَّ رُدُّٓوا اِلَى اللّٰهِ مَوْلٰيهُمُ الْحَقِّۜ اَلَا لَهُ الْحُكْمُ وَهُوَ اَسْرَعُ الْحَاسِب۪ينَ
Enam/6:70 Dinlerini oyun eğlenceye alanları ve dünya hayatına aldananları bırak. Sen bununla (Kuran'la) hatırlat ki, bir kişi kazandığının felaketli sonucunu çekmesin. Onun Allah'tan başka bir Sahibi ve şefaatçisi yoktur. Her türlü fidyeyi verse bile kendisinden kabul edilmez. Bunlar, kazandıklarından dolayı felaketli sonuca uğrayanlardır; inkarları yüzünden kaynar sudan bir içkiyi ve acı verici bir azabı hak etmişlerdir.
وَذَرِ الَّذ۪ينَ اتَّخَذُوا د۪ينَهُمْ لَعِباً وَلَهْواً وَغَرَّتْهُمُ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَا وَذَكِّرْ بِه۪ٓ اَنْ تُبْسَلَ نَفْسٌ بِمَا كَسَبَتْۗ لَيْسَ لَهَا مِنْ دُونِ اللّٰهِ وَلِيٌّ وَلَا شَف۪يعٌۚ وَاِنْ تَعْدِلْ كُلَّ عَدْلٍ لَا يُؤْخَذْ مِنْهَاۜ اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ اُبْسِلُوا بِمَا كَسَبُواۚ لَهُمْ شَرَابٌ مِنْ حَم۪يمٍ وَعَذَابٌ اَل۪يمٌ بِمَا كَانُوا يَكْفُرُونَ۟
Enam/6:127 Onlar, Rablerinin yanında barış yurdunu hak etmişlerdir. Yaptıklarından ötürü onların sahibi O'dur.
لَهُمْ دَارُ السَّلَامِ عِنْدَ رَبِّهِمْ وَهُوَ وَلِيُّهُمْ بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

Araf/7:155 Bizimle randevu için, Musa, halkı arasından yetmiş kişi seçti. Kendilerini sarsıntı tutunca: "Rabbim, dileseydin beni ve onları daha önce yok ederdin. İçimizde ki beyinsizlerin yaptıklarından ötürü bizi yok mu edeceksin? Bu, Senin düzenlediğin bir sınav olmalı. Dilediğini onunla saptırır, dilediğini de onunla doğru yola iletirsin. Sahibimiz sensin; bizi bağışla bize acı. Sen en iyi Bağışlayansın," dedi,
وَاخْتَارَ مُوسٰى قَوْمَهُ سَبْع۪ينَ رَجُلاً لِم۪يقَاتِنَاۚ فَلَمَّٓا اَخَذَتْهُمُ الرَّجْفَةُ قَالَ رَبِّ لَوْ شِئْتَ اَهْلَكْتَهُمْ مِنْ قَبْلُ وَاِيَّايَۜ اَتُهْلِكُنَا بِمَا فَعَلَ السُّفَـهَٓاءُ مِنَّاۚ اِنْ هِيَ اِلَّا فِتْنَتُكَۜ تُضِلُّ بِهَا مَنْ تَشَٓاءُ وَتَهْد۪ي مَنْ تَشَٓاءُۜ اَنْتَ وَلِيُّنَا فَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَا وَاَنْتَ خَيْرُ الْغَافِر۪ينَ
Araf/7:196 "Biricik Sahibim (Velim), kitabı indiren Allah'tır. O, dürüst insanları korur."
اِنَّ وَلِـِّيَ اللّٰهُ الَّذ۪ي نَزَّلَ الْكِتَابَۘ وَهُوَ يَتَوَلَّى الصَّالِح۪ينَ

Enfal/8:40 Dönerlerse, bilin ki sahibiniz Allah'tır. O en iyi Mevla (Egemen/Dost/Koruyucu) ve en iyi Yardımcıdır.
وَاِنْ تَوَلَّوْا فَاعْلَمُٓوا اَنَّ اللّٰهَ مَوْلٰيكُمْۜ نِعْمَ الْمَوْلٰى وَنِعْمَ النَّص۪يرُ

Tevbe/9:51 De ki: "Allah'ın bizim için yazdığından başkası bize dokunmaz. O'dur bizim mevlamız, sahibimiz. İnananlar, Allah'a güvensinler."
قُلْ لَنْ يُص۪يبَنَٓا اِلَّا مَا كَتَبَ اللّٰهُ لَنَاۚ هُوَ مَوْلٰينَاۚ وَعَلَى اللّٰهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ

Yunus/10:3 Gökleri ve yeri altı günde yaratan ve sonra tüm otoriteyi kuran Rabbiniz (sahibiniz) Allah'tır. Her işi yönetir. İzni olmadan hiç kimse aracılık (şefaat) edemez. Rabbiniz Allah budur, O'na kulluk edin. Öğüt almaz mısınız?
اِنَّ رَبَّكُمُ اللّٰهُ الَّذ۪ي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ ف۪ي سِتَّةِ اَيَّامٍ ثُمَّ اسْتَوٰى عَلَى الْعَرْشِ يُدَبِّرُ الْاَمْرَۜ مَا مِنْ شَف۪يعٍ اِلَّا مِنْ بَعْدِ اِذْنِه۪ۜ ذٰلِكُمُ اللّٰهُ رَبُّكُمْ فَاعْبُدُوهُۜ اَفَلَا تَذَكَّرُونَ
Yunus/10:30 İşte orada her can, geçmişte yapmış olduğunu bulur. Gerçek Mevlaları olan Allah'a döndürülürler. Uydurdukları (ortaklar) ise kendilerinden uzaklaşıp kaybolur.
هُنَالِكَ تَبْلُوا كُلُّ نَفْسٍ مَٓا اَسْلَفَتْ وَرُدُّٓوا اِلَى اللّٰهِ مَوْلٰيهُمُ الْحَقِّ وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَ۟

Yusuf/12:23 Evinde bulunduğu kadın onu baştan çıkarmak istedi, kapıları kitledi ve: "Tümüyle sana aidim," dedi. Dedi ki: "Allah'a sığınırım. O benim Rabbimdir (efendimdir), ki bana iyi bir yer verdi. Zalimler başarmaz."
وَرَاوَدَتْهُ الَّت۪ي هُوَ ف۪ي بَيْتِهَا عَنْ نَفْسِه۪ وَغَلَّقَتِ الْاَبْوَابَ وَقَالَتْ هَيْتَ لَكَۜ قَالَ مَعَاذَ اللّٰهِ اِنَّهُ رَبّ۪ٓي اَحْسَنَ مَثْوَايَۜ اِنَّهُ لَا يُفْلِحُ الظَّالِمُونَ
Yusuf/12:64 "Daha önce kardeşi için size nasıl güvendiysem şimdi de onun içinde mi size güveneyim? Allah en iyi Koruyucudur ve O, Merhametlilerin Merhametlisidir."
قَالَ هَلْ اٰمَنُكُمْ عَلَيْهِ اِلَّا كَمَٓا اَمِنْتُكُمْ عَلٰٓى اَخ۪يهِ مِنْ قَبْلُۜ فَاللّٰهُ خَيْرٌ حَافِظاًۖ وَهُوَ اَرْحَمُ الرَّاحِم۪ينَ
Yusuf/12:101 "Rabbim, sen bana hükümranlık verdin ve rüyaların yorumunu öğrettin. Yeri ve göğü ayırarak yaratansın. Dünya ve ahirette sensin benim Velim (sahibim). Canımı Müslüman olarak al ve beni iyilere kat."
رَبِّ قَدْ اٰتَيْتَن۪ي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَن۪ي مِنْ تَأْو۪يلِ الْاَحَاد۪يثِۚ فَاطِرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ اَنْتَ وَلِيّ۪ فِي الدُّنْيَا وَالْاٰخِرَةِۚ تَوَفَّن۪ي مُسْلِماً وَاَلْحِقْن۪ي بِالصَّالِح۪ينَ

İsra/17:65 "Kullarıma gelince, senin onlar üzerine hiç bir gücün yoktur." Koruyucu olarak Rabbin yeter.
اِنَّ عِبَاد۪ي لَيْسَ لَكَ عَلَيْهِمْ سُلْطَانٌۜ وَكَفٰى بِرَبِّكَ وَك۪يلاً

Enbiya/21:56 Dedi ki, "Aslında sizin Rabbiniz göklerin ve yerin Rabbidir; onları ayırarak yaratmıştır. Ben buna tanıklık edenlerdenim."
قَالَ بَلْ رَبُّكُمْ رَبُّ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ الَّذ۪ي فَطَرَهُنَّۘ وَاَنَا۬ عَلٰى ذٰلِكُمْ مِنَ الشَّاهِد۪ينَ

Hac/22:78 Ve Allah uğrunda gereken çaba ve gayreti gösteriniz. O'dur sizi seçen. O, babanız İbrahim'in yolu olan bu dini, sizin için güç ve ağır kılmadı. Elçinin size tanık olması, sizin de halka tanık olmanız için, sizi, daha önce de şimdi de "müslümanlar = teslim olanlar" olarak adlandıran O'dur. Namazı gözetin, zekatı verin ve Allah'a sarılın; Mevlanız (Sahibiniz) O'dur. Ne güzel sahip ve ne güzel Yardımcıdır!
وَجَاهِدُوا فِي اللّٰهِ حَقَّ جِهَادِه۪ۜ هُوَ اجْتَبٰيكُمْ وَمَا جَعَلَ عَلَيْكُمْ فِي الدّ۪ينِ مِنْ حَرَجٍۜ مِلَّةَ اَب۪يكُمْ اِبْرٰه۪يمَۜ هُوَ سَمّٰيكُمُ الْمُسْلِم۪ينَ مِنْ قَبْلُ وَف۪ي هٰذَا لِيَكُونَ الرَّسُولُ شَه۪يداً عَلَيْكُمْ وَتَكُونُوا شُهَدَٓاءَ عَلَى النَّاسِۚ فَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاعْتَصِمُوا بِاللّٰهِۜ هُوَ مَوْلٰيكُمْۚ فَنِعْمَ الْمَوْلٰى وَنِعْمَ النَّص۪يرُ

Ankebut/29:22 Siz ne yeryüzünde ne de gökte bunu engelleyemezsiniz. Sizin Allah'tan başka Sahibiniz ve Yardımcınız yoktur.
وَمَٓا اَنْتُمْ بِمُعْجِز۪ينَ فِي الْاَرْضِ وَلَا فِي السَّمَٓاءِۘ وَمَا لَكُمْ مِنْ دُونِ اللّٰهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا نَص۪يرٍ۟

Secde/32:4 Allah gökleri, yeri ve aralarındakileri altı günde yaratan ve sonra tüm otoriteyi kurandır. Sizin için O'ndan ayrı bir veli (sahip) ve şefaatçı (aracı) yoktur. Öğütten anlamaz mısınız?
اَللّٰهُ الَّذ۪ي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا ف۪ي سِتَّةِ اَيَّامٍ ثُمَّ اسْتَوٰى عَلَى الْعَرْشِۜ مَا لَكُمْ مِنْ دُونِه۪ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا شَف۪يعٍۜ اَفَلَا تَتَذَكَّرُونَ

Ahzab/33:3 Allah'a güven. Koruyucu olarak Allah yeter
وَتَوَكَّلْ عَلَى اللّٰهِۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَك۪يلاً
Ahzab/33:48 İnkarcılara ve ikiyüzlülere uyma, eziyetlerine aldırma ve Allah'a güven; koruyucu olarak Allah yeter.
وَلَا تُطِـعِ الْكَافِر۪ينَ وَالْمُنَافِق۪ينَ وَدَعْ اَذٰيهُمْ وَتَوَكَّلْ عَلَى اللّٰهِۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَك۪يلاً

Şura/42:6 O'ndan başkasını veliler edinenleri Allah kollamaktadır. Sen onların avukatı değilsin
وَالَّذ۪ينَ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِه۪ٓ اَوْلِيَٓاءَ اللّٰهُ حَف۪يظٌ عَلَيْهِمْۘ وَمَٓا اَنْتَ عَلَيْهِمْ بِوَك۪يلٍ
Şura/42:9 O'nun dışında veliler (sahipler) mi edindiler? Biricik veli Allah'tır, ölüleri O diriltir ve O her şeye Kadirdir.
اَمِ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِه۪ٓ اَوْلِيَٓاءَۚ فَاللّٰهُ هُوَ الْوَلِيُّ وَهُوَ يُحْـيِ الْمَوْتٰىۘ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ۟
Şura/42:31 Siz yeryüzünde kaçamazsınız. Sizin Allah 'tan başka bir sahibiniz ve yardımcınız yoktur.
وَمَٓا اَنْتُمْ بِمُعْجِز۪ينَ فِي الْاَرْضِۚ وَمَا لَكُمْ مِنْ دُونِ اللّٰهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا نَص۪يرٍ
Şura/42:53 Göklerde ve yerde bulunan her şeyin sahibi Allah'ın yoluna... Kesinlikle, tüm işler Allah'a döner.
صِرَاطِ اللّٰهِ الَّذ۪ي لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ اَلَٓا اِلَى اللّٰهِ تَص۪يرُ الْاُمُورُ

Muhammed/47:11 Çünkü Allah inananların koruyucusudur. İnkarcıların ise bir koruyucusu yoktur.
ذٰلِكَ بِاَنَّ اللّٰهَ مَوْلَى الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَاَنَّ الْكَافِر۪ينَ لَا مَوْلٰى لَهُمْ۟

Tahrim/66:2 Allah, yeminlerinizin helalleştirmenin yolunu bildirmiştir. Mevlanız (efendiniz) Allah'tır. O Bilendir, Bilgedir.
قَدْ فَرَضَ اللّٰهُ لَـكُمْ تَحِلَّةَ اَيْمَانِكُمْۚ وَاللّٰهُ مَوْلٰيكُمْۚ وَهُوَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ
Tahrim/66:4 İkiniz Allah'a tevbe ederseniz kalbiniz yönelmiş olur. Ona (elçiye) karşıt olarak birbinizi destekleseniz, onun mevlası (koruyucusu/efendisi) Allah'tır; Cibril, erdemli inananlar ve melekler de onu destekler.
اِنْ تَتُوبَٓا اِلَى اللّٰهِ فَقَدْ صَغَتْ قُلُوبُكُمَاۚ وَاِنْ تَظَاهَرَا عَلَيْهِ فَاِنَّ اللّٰهَ هُوَ مَوْلٰيهُ وَجِبْر۪يلُ وَصَالِـحُ الْمُؤْمِن۪ينَۚ وَالْمَلٰٓئِكَةُ بَعْدَ ذٰلِكَ ظَه۪يرٌ

Müzzemmil/73:9 Doğunun ve batının Rabbi; O'ndan başka tanrı yoktur. Kendine avukat olarak O'nu seç.
رَبُّ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَ فَاتَّخِذْهُ وَك۪يلاً