Sad - 38:26
Ey Davud, biz seni yeryüzünde yönetici kıldık. Halkın arasında adaletle yargı ver, hevesine ve duygularına kapılma, sonra seni Allah'ın yolundan saptırır. Allah'ın yolundan sapanlara, Hesap Gününü unuttukları için çetin bir ceza vardır.
Yoldan sapanların genel nitelikleri:
Ahzab/33:36
Allah ve elçisi bir işte hüküm verdiği zaman, hiçbir inanan erkek ve kadın o işte seçim hakkına sahip değildir. Kim Allah'a ve elçisine isyan ederse açık bir biçimde sapmış olur.
وَمَا كَانَ لِمُؤْمِنٍ وَلَا مُؤْمِنَةٍ اِذَا قَضَى اللّٰهُ وَرَسُولُهُٓ اَمْراً اَنْ يَكُونَ لَهُمُ الْخِيَرَةُ مِنْ اَمْرِهِمْۜ وَمَنْ يَعْصِ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالاً مُب۪يناً
Nisa/4:116
Allah kendisine ortak koşulmasını (ölünceye kadar sürdüğü taktirde) affetmez; bunun aşağısındaki günahları ise dilediği kişiye affeder. Kim Allah'a ortak koşarsa tamamen sapıtmış olur.
اِنَّ اللّٰهَ لَا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِه۪ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذٰلِكَ لِمَنْ يَشَٓاءُۜ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللّٰهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالاً بَع۪يداً
Rad/13:33
Herkesin yaptığını kontrol eden O değil midir? Buna rağmen Allah'a ortaklar koştular. De ki: "Onları (dilediğiniz) isimlerle tanımlayın! Siz O'nun yeryüzünde bilmediği bir şeyi mi O'na haber veriyorsunuz, yoksa boş sözler mi uyduruyorsunuz?" Aslında,inkarcıların hileleri kendilerine süslü gösterilir ve böylece yoldan saparlar. Allah kimi saptırırsa ona doğruyu gösterecek yoktur.
اَفَمَنْ هُوَ قَٓائِمٌ عَلٰى كُلِّ نَفْسٍ بِمَا كَسَبَتْۚ وَجَعَلُوا لِلّٰهِ شُرَكَٓاءَۜ قُلْ سَمُّوهُمْۜ اَمْ تُنَبِّؤُ۫نَهُ بِمَا لَا يَعْلَمُ فِي الْاَرْضِ اَمْ بِظَاهِرٍ مِنَ الْقَوْلِۜ بَلْ زُيِّنَ لِلَّذ۪ينَ كَفَرُوا مَكْرُهُمْ وَصُدُّوا عَنِ السَّب۪يلِۜ وَمَنْ يُضْلِلِ اللّٰهُ فَمَا لَهُ مِنْ هَادٍ
Maide/5:47
İncil halkı Allah'ın onda indirdiğiyle hüküm versin. Kim Allah'ın indirdiği ile hüküm vermezse işte onlar yoldan çıkanlardır.
وَلْيَحْكُمْ اَهْلُ الْاِنْج۪يلِ بِمَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ ف۪يهِۜ وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ
Enam/6:49
Ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, yoldan çıktıklarından ötürü onlara azap dokunacak.
وَالَّذ۪ينَ كَذَّبُوا بِاٰيَاتِنَا يَمَسُّهُمُ الْعَذَابُ بِمَا كَانُوا يَفْسُقُونَ
Haşr/59:19
Allah'ı unuttukları için O'nun da kendilerini kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar yoldan çıkmışlardır.
وَلَا تَكُونُوا كَالَّذ۪ينَ نَسُوا اللّٰهَ فَاَنْسٰيهُمْ اَنْفُسَهُمْۜ اُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ
Mümtehine/60:1
Ey inananlar, benim düşmanımı ve sizin düşmanınızı dost edinmeyin. Size gelen gerçeği inkar etmiş ve Rabbiniz olan Allah'a inandığınız için elçiyi ve sizi (ülkenizden) çıkarmış oldukları halde siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Rızamı kazanmak için yolumda bir cihada çıktıysanız, onları nasıl gizlice sevebilirsiniz? Oysa ben, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da çok iyi bilirim. Sizden kim böyle davranırsa doğru yoldan sapmış olur.
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا عَدُوّ۪ي وَعَدُوَّكُمْ اَوْلِيَٓاءَ تُلْقُونَ اِلَيْهِمْ بِالْمَوَدَّةِ وَقَدْ كَفَرُوا بِمَا جَٓاءَكُمْ مِنَ الْحَقِّۚ يُخْرِجُونَ الرَّسُولَ وَاِيَّاكُمْ اَنْ تُؤْمِنُوا بِاللّٰهِ رَبِّكُمْۜ اِنْ كُنْتُمْ خَرَجْتُمْ جِهَاداً ف۪ي سَب۪يل۪ي وَابْتِغَٓاءَ مَرْضَات۪ي تُسِرُّونَ اِلَيْهِمْ بِالْمَوَدَّةِۗ وَاَنَا۬ اَعْلَمُ بِمَٓا اَخْفَيْتُمْ وَمَٓا اَعْلَنْتُمْۜ وَمَنْ يَفْعَلْهُ مِنْكُمْ فَقَدْ ضَلَّ سَوَٓاءَ السَّب۪يلِ
Enam/6:121
Üzerinde Allah'ın ismi anılmayanlardan yemeyin. Çünkü o, yoldan çıkmadır. şeytanlar, sizinle tartışmaları için dostlarına vahyeder. Onlara uyarsanız siz de ortak koşmuş olursunuz.
وَلَا تَأْكُلُوا مِمَّا لَمْ يُذْكَرِ اسْمُ اللّٰهِ عَلَيْهِ وَاِنَّهُ لَفِسْقٌۜ وَاِنَّ الشَّيَاط۪ينَ لَيُوحُونَ اِلٰٓى اَوْلِيَٓائِهِمْ لِيُجَادِلُوكُمْۚ وَاِنْ اَطَعْتُمُوهُمْ اِنَّكُمْ لَمُشْرِكُونَ۟
Enam/6:144
Deveden iki, sığırdan iki. De ki: "İki erkeği mi haram etti, iki dişiyi mi, yoksa o iki dişinin rahimlerindekini mi? Allah'ın size böyle emrettiğine tanık mı oldunuz? Halkı bilgisizce yoldan saptırmak için, yalan uydurup onları Allah'a yakıştırandan daha zalim kim olabilir? Allah zalim toplumu doğru yola iletmez."
وَمِنَ الْاِبِلِ اثْنَيْنِ وَمِنَ الْبَقَرِ اثْنَيْنِۜ قُلْ آٰلذَّكَرَيْنِ حَرَّمَ اَمِ الْاُنْثَيَيْنِ اَمَّا اشْتَمَلَتْ عَلَيْهِ اَرْحَامُ الْاُنْثَيَيْنِۜ اَمْ كُنْتُمْ شُهَدَٓاءَ اِذْ وَصّٰيكُمُ اللّٰهُ بِهٰذَاۚ فَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرٰى عَلَى اللّٰهِ كَذِباً لِيُضِلَّ النَّاسَ بِغَيْرِ عِلْمٍۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِم۪ينَ۟
Tevbe/9:80
İster onlar için bağışlanma dile, ister bağışlanma dileme. Onlar için yetmiş kere bağışlanma dilesen bile Allah onları bağışlamayacaktır. Çünkü onlar Allah ve elçisini yalanladılar. Allah yoldan iyice çıkmış toplumları doğruya iletmez.
اِسْتَغْفِرْ لَهُمْ اَوْ لَا تَسْتَغْفِرْ لَهُمْۜ اِنْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ سَبْع۪ينَ مَرَّةً فَلَنْ يَغْفِرَ اللّٰهُ لَهُمْۜ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَفَرُوا بِاللّٰهِ وَرَسُولِه۪ۜ وَاللّٰهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِق۪ينَ۟
Bakara/2:99
Sana apaçık ayetler indirdik. Yoldan çıkmış olanlardan başkası onları inkar etmez.
وَلَقَدْ اَنْزَلْـنَٓا اِلَيْكَ اٰيَاتٍ بَيِّنَاتٍۚ وَمَا يَكْفُرُ بِهَٓا اِلَّا الْفَاسِقُونَ
Maide/5:60
De: "Allah katında bundan daha kötü bir durumu size bildireyim mi? Allah kime lanet ve gazap ederek maymunlar, domuzlar, putperestler haline sokmuşsa, işte o kimseler yer bakımından daha kötü ve doğru yoldan en çok sapmış olanlardır.
قُلْ هَلْ اُنَبِّئُكُمْ بِشَرٍّ مِنْ ذٰلِكَ مَثُوبَةً عِنْدَ اللّٰهِۜ مَنْ لَعَنَهُ اللّٰهُ وَغَضِبَ عَلَيْهِ وَجَعَلَ مِنْهُمُ الْقِرَدَةَ وَالْخَنَاز۪يرَ وَعَبَدَ الطَّاغُوتَۜ اُو۬لٰٓئِكَ شَرٌّ مَكَاناً وَاَضَلُّ عَنْ سَوَٓاءِ السَّب۪يلِ
Maide/5:80
Çoklarının inkarcılarla dost olduğunu görürsün. Nefislerinin kendileri için gönderdiği şey ne kötü. Allah onlara gazap etmiştir; azapta sürekli kalacaklar.
تَرٰى كَث۪يراً مِنْهُمْ يَتَوَلَّوْنَ الَّذ۪ينَ كَفَرُواۜ لَبِئْسَ مَا قَدَّمَتْ لَهُمْ اَنْفُسُهُمْ اَنْ سَخِطَ اللّٰهُ عَلَيْهِمْ وَفِي الْعَذَابِ هُمْ خَالِدُونَ
Maide/5:81
Allah'a, peygambere ve ona indirilene inansalardı, onları dost edinmezlerdi. Ne var ki, çoğu yoldan çıkmış bulunuyor.
وَلَوْ كَانُوا يُؤْمِنُونَ بِاللّٰهِ وَالنَّبِيِّ وَمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْهِ مَا اتَّخَذُوهُمْ اَوْلِيَٓاءَ وَلٰكِنَّ كَث۪يراً مِنْهُمْ فَاسِقُونَ
Tevbe/9:24
De ki: "Ana babalarınız, çocuklarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aileniz, kazandığınız paralar, bozuk gitmesinden korktuğunuz iş ve hoşlandığınız evler Allah ve elçisinden ve O'nun yolunda çaba göstermekten daha sevgili ise, Allah emrini getirinceye kadar bekleyiniz." Allah yoldan çıkmış toplumları doğruya iletmez.
قُلْ اِنْ كَانَ اٰبَٓاؤُ۬كُمْ وَاَبْنَٓاؤُ۬كُمْ وَاِخْوَانُكُمْ وَاَزْوَاجُكُمْ وَعَش۪يرَتُكُمْ وَاَمْوَالٌۨ اقْتَرَفْتُمُوهَا وَتِجَارَةٌ تَخْشَوْنَ كَسَادَهَا وَمَسَاكِنُ تَرْضَوْنَـهَٓا اَحَبَّ اِلَيْكُمْ مِنَ اللّٰهِ وَرَسُولِه۪ وَجِهَادٍ ف۪ي سَب۪يلِه۪ فَتَرَبَّصُوا حَتّٰى يَأْتِيَ اللّٰهُ بِاَمْرِه۪ۜ وَاللّٰهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِق۪ينَ۟
Tevbe/9:67
İkiyüzlü erkekler ve ikiyüzlü kadınlar birbirlerindendir. Onlar, kötülüğü öğütlerler, iyilikten menederler. Elleri sıkıdır. Onlar Allah'ı unuttular, O da onları unuttu. İkiyüzlüler, iyice yoldan çıkmış olanlardır.
اَلْمُنَافِقُونَ وَالْمُنَافِقَاتُ بَعْضُهُمْ مِنْ بَعْضٍۢ يَأْمُرُونَ بِالْمُنْكَرِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمَعْرُوفِ وَيَقْبِضُونَ اَيْدِيَهُمْۜ نَسُوا اللّٰهَ فَنَسِيَهُمْۜ اِنَّ الْمُنَافِق۪ينَ هُمُ الْفَاسِقُونَ
Tevbe/9:84
Onlardan ölen birisi için namaz kılma, mezarı başında da durma. Çünkü onlar Allah'a ve elçisine karşı geldiler ve yoldan çıkmışlar olarak öldüler.
وَلَا تُصَلِّ عَلٰٓى اَحَدٍ مِنْهُمْ مَاتَ اَبَداً وَلَا تَقُمْ عَلٰى قَبْرِه۪ۜ اِنَّهُمْ كَفَرُوا بِاللّٰهِ وَرَسُولِه۪ وَمَاتُوا وَهُمْ فَاسِقُونَ
Müminun/23:74
Ama ahirete inanmayanlar yoldan sapmaktadırlar.
وَاِنَّ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْاٰخِرَةِ عَنِ الصِّرَاطِ لَنَاكِبُونَ
Nur/24:4
Evli kadınları suçladıktan sonra dört tanık getiremiyenlere seksen celde vurunuz ve onların tanıklığını ebedi olarak kabul etmeyin. Onlar yoldan çıkmış kimselerdir.
وَالَّذ۪ينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ ثُمَّ لَمْ يَأْتُوا بِاَرْبَعَةِ شُهَدَٓاءَ فَاجْلِدُوهُمْ ثَمَان۪ينَ جَلْدَةً وَلَا تَقْبَلُوا لَهُمْ شَهَادَةً اَبَداًۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَۙ
Neml/27:24
"Onu ve halkını Allah'ın dışında güneşe secde eder buldum. şeytan onların işlerini kendilerine süslemiş ve onları yoldan çıkarmış ve bu yüzden doğruyu görmüyorlar."
وَجَدْتُهَا وَقَوْمَهَا يَسْجُدُونَ لِلشَّمْسِ مِنْ دُونِ اللّٰهِ وَزَيَّنَ لَهُمُ الشَّيْطَانُ اَعْمَالَهُمْ فَصَدَّهُمْ عَنِ السَّب۪يلِ فَهُمْ لَا يَهْتَدُونَۙ
Mümin/40:37
"Göklerin yollarına... Böylece Musa'nın tanrısına bir bakayım. Onun bir yalancı olduğuna inanıyorum." Firavun'un kötü tavrı kendisine böyle süslenmişti ve böylece yoldan çıkarıldı. Firavun'un planı elbette boşa çıkacaktı.
اَسْبَابَ السَّمٰوَاتِ فَاَطَّلِعَ اِلٰٓى اِلٰهِ مُوسٰى وَاِنّ۪ي لَاَظُنُّهُ كَاذِباًۜ وَكَذٰلِكَ زُيِّنَ لِفِرْعَوْنَ سُٓوءُ عَمَلِه۪ وَصُدَّ عَنِ السَّب۪يلِۜ وَمَا كَيْدُ فِرْعَوْنَ اِلَّا ف۪ي تَبَابٍ۟
Ahkaf/46:20
İnkarcılar cehenneme sunulduğu gün, "Dünya hayatında tüm güzel şeylerinizi boşa harcayıp onların zevkini sürdünüz. Yeryüzünde haksız yere büyüklenmenizin ve yoldan çıkmanızın karşılığında bugün alçaltıcı azabı göreceksiniz."
وَيَوْمَ يُعْرَضُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا عَلَى النَّارِۜ اَذْهَبْتُمْ طَيِّبَاتِكُمْ ف۪ي حَيَاتِكُمُ الدُّنْيَا وَاسْتَمْتَعْتُمْ بِهَاۚ فَالْيَوْمَ تُجْزَوْنَ عَذَابَ الْهُونِ بِمَا كُنْتُمْ تَسْتَكْبِرُونَ فِي الْاَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَبِمَا كُنْتُمْ تَفْسُقُونَ۟
Hucurat/49:11
Ey inananlar, bir topluluk diğer bir topluluk ile alay etmesin, belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da kadınlarla alay etmesinler, belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Birbirinizi ayıplamayın ve birbirinizi, küçük düşürücü kelimelerle çağırmayın. İnançtan sonra yoldan çıkmak ne kötü bir isimdir. Kim tevbe etmezse onlar zalimlerdir.
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا يَسْخَرْ قَوْمٌ مِنْ قَوْمٍ عَسٰٓى اَنْ يَكُونُوا خَيْراً مِنْهُمْ وَلَا نِسَٓاءٌ مِنْ نِسَٓاءٍ عَسٰٓى اَنْ يَكُنَّ خَيْراً مِنْهُنَّۚ وَلَا تَلْمِزُٓوا اَنْفُسَكُمْ وَلَا تَنَابَزُوا بِالْاَلْقَابِۜ بِئْسَ الِاسْمُ الْفُسُوقُ بَعْدَ الْا۪يمَانِۚ وَمَنْ لَمْ يَتُبْ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ
Hadid/57:16
İnananlar için Allah'ın mesajına ve inen gerçeğe gönüllerini açmanın vakti gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilmiş olanlar gibi olmasınlar; onların üzerinden uzun zaman geçince kalpleri katılaşmıştı. Onların çoğunluğu yoldan çıkmış kimselerdir.
اَلَمْ يَأْنِ لِلَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اَنْ تَخْشَعَ قُلُوبُهُمْ لِذِكْرِ اللّٰهِ وَمَا نَزَلَ مِنَ الْحَقِّۙ وَلَا يَكُونُوا كَالَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْكِتَابَ مِنْ قَبْلُ فَطَالَ عَلَيْهِمُ الْاَمَدُ فَقَسَتْ قُلُوبُهُمْۜ وَكَث۪يرٌ مِنْهُمْ فَاسِقُونَ