Taha 20:115
وَلَقَدْ عَهِدْنَا إِلَىٰ ادَمَ مِنْ قَبْلُ فَنَسِيَ وَلَمْ نَجِدْ لَهُ عَزْمًا
ve andolsun biz emretmiştik Adem'e önceden fakat unuttu ve biz bulmadık onda bir azim
Ve lekad ahidna ila ademe min kablu fe nesiye ve lem necid lehu azma.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
20:115 Andolsun ki, daha önce Adem'e emretmiştik, fakat unuttu; onu gayretli de bulamadık.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
20:115 Yemin olsun ki biz daha önce de Âdem'e (ağaca yaklaşmaması için) ahit (emir) vermiştik de o unutmuştu ve onda bir kararlılık bulamamıştık.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
20:115 Geçmişte Adem'den söz almıştık; ancak unuttu. Biz onda bir azim ve kararlılık görmedik.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
20:115 Ant olsun ki Biz, bundan önce Âdem'e ahit1 verdik, ancak o unuttu. Onu azimli bulmadık.
Dipnot
1- Uyması gereken kurallar konusunda ona yükümlülük verdik.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
20:115 Vaktiyle Âdem'e bir görev yükledik ama unuttu1. Onda bir kararlılık bulamadık.
Dipnot
1- Şeytanın kendi düşmanı olduğunu unuttu ve onun sözüne uydu. Halbuki Allah Teala şöyle demiti:  Şeytan sizin düşmanınızdır. Sakın sizi bu bahçeden çıkarmasın.(Ta Ha 20/117)
2- Buradaki kararlılık, Allah'ın emirlerine uyma konusunda gösterilmesi gereken kararlılıktır. 
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
20:115 Gerçek şu ki, daha önce, Âdem'den söz aldık; bu arada unuttu. Kendisinde bir kararlılık görmedik.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
20:115 Ve doğrusu Biz Adem'e, her şeyden önce, talimatımıza (uygun bir fıtrat) nakşetmiştik; fakat o buna yabancılaştı; dolayısıyla Biz onu bu hususta kararlılık sahibi bulmadık.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
20:115 Yemin olsun, biz daha önce Adem'e ahit verdik de unuttu; biz onda bir kararlılık bulamadık.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
20:115 Andolsun, biz bundan önce Adem'e ahid vermiştik, fakat o, unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
20:115 Gerçek şu ki, bundan önce Adem'e bir emir verdik, ama o unuttu ve Biz onda bir azim de bulmadık.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
20:115 Ve gerçek şu ki, biz Adem'e önceden buyruğumuzu ulaştırmıştık; ne var ki o bunu unuttu; o'nu, yaratılışındaki amaçta azimli ve gayretli bulmadık.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
20:115 Andolsun, bundan önce biz Adem'e (cennetteki ağacın meyvesinden yeme, diye) emrettik. O ise bunu unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
20:115 Filhakıka bundan evvel Ademe ahid verdik de unuttu ve biz onda bir azim bulmadık
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
20:115 Andolsun biz, önceden Adem'e (o ağaçtan yememesini) emretmiştik, unuttu. Biz onda bir azim (ve sebat) bulmadık.
Gültekin Onan -
20:115 Andolsun, biz bundan önce Adem'e ahid vermiştik, fakat o, unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
20:115 Andolsun biz bundan evvel Ademe de vahy (ve emr) etmişizdir. Fakat unutdu o. Biz onda bir azim bulmadık.
İbni Kesir -
20:115 Andolsun ki; Biz, daha önce Adem'e de ahid vermiştik. Fakat o unuttu ve Biz onda bir azim bulmadık.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
20:115 Daha önceleri biz, Adem'e öğüt vermiştik, Fakat onu unuttu. Onu azimli bulmadık.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
20:115 Doğrusu Biz daha önce Adem'e de vahiy ve emir vermiştik, ne var ki o ahdi unuttu, onda bir azim bulamadık.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
20:115 Bundan önce Adem'i bilgilendirmiştik... (Fakat) O unuttu... Onu (uyarıyı uygulamada) azimli bulmadık.