بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
27:81 Körü de sapıklığından çıkarıp yola iletemezsin. Sen ancak, ayetlerimize inananlara duyurabilirsin; onlar (Bildirdiğin çağrıyı) kabul ederler.
وَمَٓا اَنْتَ بِهَادِي الْعُمْيِ عَنْ ضَلَالَتِهِمْۜ اِنْ تُسْمِــعُ اِلَّا مَنْ يُؤْمِنُ بِاٰيَاتِنَا فَهُمْ مُسْلِمُونَ
27:82 Zamanı gelince, onlara topraktan mamul bir yaratık çıkaracağız; onlara, halkın ayet ve mucizelerimize inanmadığını bildirecek.
وَاِذَا وَقَعَ الْقَوْلُ عَلَيْهِمْ اَخْرَجْنَا لَهُمْ دَٓابَّةً مِنَ الْاَرْضِ تُكَلِّمُهُمْۙ اَنَّ النَّاسَ كَانُوا بِاٰيَاتِنَا لَا يُوقِنُونَ۟
27:83 Gün gelecek, her toplum içinde, ayetlerimizi ve mucizelerimizi yalanlayan kimseleri toplayıp süreceğiz.
وَيَوْمَ نَحْشُرُ مِنْ كُلِّ اُمَّةٍ فَوْجاً مِمَّنْ يُكَذِّبُ بِاٰيَاتِنَا فَهُمْ يُوزَعُونَ
27:84 Geldikleri zaman, "Ayet ve mucizelerimi bilginizle kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa yaptığınız neydi?" der.
حَتّٰٓى اِذَا جَٓاؤُ۫ قَالَ اَكَذَّبْتُمْ بِاٰيَات۪ي وَلَمْ تُح۪يطُوا بِهَا عِلْماً اَمَّاذَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
27:85 Haksızlık ettikleri için verilen söz başlarına gelir ve artık konuşamazlar.
وَوَقَعَ الْقَوْلُ عَلَيْهِمْ بِمَا ظَلَمُوا فَهُمْ لَا يَنْطِقُونَ
27:86 Geceyi dinlenmelerine elverişli, gündüzü de aydınlık yaptığımızı görmediler mi? İnanan bir toplum için elbette bunda işaretler vardır.
اَلَمْ يَرَوْا اَنَّا جَعَلْنَا الَّيْلَ لِيَسْكُنُوا ف۪يهِ وَالنَّهَارَ مُبْصِراًۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ
27:87 Boruya üfürüldüğü gün, göklerde ve yerde bulunan herkes, Allah'ın diledikleri hariç korkuya kapılacaklardır. Hepsi ona boyun bükerek gelirler.
وَيَوْمَ يُنْفَخُ فِي الصُّورِ فَفَزِعَ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَمَنْ فِي الْاَرْضِ اِلَّا مَنْ شَٓاءَ اللّٰهُۜ وَكُلٌّ اَتَوْهُ دَاخِر۪ينَ
27:88 Dağları durgun sanırsın, halbuki bulutlar hareket ettiği gibi hareket etmektedir. Her şeyi sapasağlam yaratan Allah'ın sanatıdır. O, yaptıklarınızı bilendir.
وَتَرَى الْجِبَالَ تَحْسَبُهَا جَامِدَةً وَهِيَ تَمُرُّ مَرَّ السَّحَابِۜ صُنْعَ اللّٰهِ الَّـذ۪ٓي اَتْقَنَ كُلَّ شَيْءٍۜ اِنَّهُ خَب۪يرٌ بِمَا تَفْعَلُونَ
27:89 Kim iyilik getirirse, ona ondan daha iyisi verilir ve onlar o günün korkusundan güvenlikte olurlar.
مَنْ جَٓاءَ بِالْحَسَنَةِ فَلَهُ خَيْرٌ مِنْهَاۚ وَهُمْ مِنْ فَزَعٍ يَوْمَئِذٍ اٰمِنُونَ
27:90 Kim kötülük getirirse, ateşe yüzüstü kapaklanır." Yaptıklarının karşılığından başkasını mı bekliyordun? "
وَمَنْ جَٓاءَ بِالسَّيِّئَةِ فَكُبَّتْ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِۜ هَلْ تُجْزَوْنَ اِلَّا مَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
27:91 Ben, sadece bu şehrin Rabbine kulluk etmekle emredildim. O burayı kutsal kılmıştır ve her şey O'nundur. Ben müslümanlardan olmakla emredildim.
اِنَّـمَٓا اُمِرْتُ اَنْ اَعْبُدَ رَبَّ هٰذِهِ الْبَلْدَةِ الَّذ۪ي حَرَّمَهَا وَلَهُ كُلُّ شَيْءٍۘ وَاُمِرْتُ اَنْ اَكُونَ مِنَ الْمُسْلِم۪ينَۙ
27:92 Ve Kuran'ı okumakla da... Kim doğruyu bulursa kendi yararına doğruyu bulmuştur. Kim saparsa ben ancak uyarıcılardan biriyim.
وَاَنْ اَتْلُوَا الْقُرْاٰنَۚ فَمَنِ اهْتَدٰى فَاِنَّمَا يَهْتَد۪ي لِنَفْسِه۪ۚ وَمَنْ ضَلَّ فَقُلْ اِنَّـمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُنْذِر۪ينَ
27:93 De ki, "Övgü Allah'adır; ayetlerini size gösterecek, siz de onları tanıyacaksınız. Rabbin onların yaptığından habersiz değildir."
وَقُلِ الْحَمْدُ لِلّٰهِ سَيُر۪يكُمْ اٰيَاتِه۪ فَتَعْرِفُونَهَاۜ وَمَا رَبُّكَ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ