Tegabun - 64:14
Ey inananlar, eşleriniz ve çocuklarınız size düşman olabilirler. Öyleyse onlardan sakının. Ama affeder, hoşgörülü davranır ve bağışlarsanız, elbette Allah da Bağışlayandır, Rahimdir.
İlişkili:
Tegabun/64:14
Ey inananlar, eşleriniz ve çocuklarınız size düşman olabilirler. Öyleyse onlardan sakının. Ama affeder, hoşgörülü davranır ve bağışlarsanız, elbette Allah da Bağışlayandır, Rahimdir.
Mücadele/58:22
Allah'a, elçisine ve ahiret gününe inanmış bir topluluk göremezsin ki, Allah'a ve elçisine karşı gelenleri dost edinsin. Hatta onlar, kendilerinin anaları, babaları, çocukları, oğulları, kardeşleri ve akrabaları bile olsa... Kalplerine inancı yazmış ve katından bir vahiyle desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan, ebedi kalacakları cennetlere sokar. Allah onlardan hoşnut olmuştur, onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. Onlar Allah'ın partisidir. Hiç kuşkusuz, Allah'ın partisi kazanacaktır.
Mümtehine/60:1
Ey inananlar, benim düşmanımı ve sizin düşmanınızı dost edinmeyin. Size gelen gerçeği inkar etmiş ve Rabbiniz olan Allah'a inandığınız için elçiyi ve sizi (ülkenizden) çıkarmış oldukları halde siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Rızamı kazanmak için yolumda bir cihada çıktıysanız, onları nasıl gizlice sevebilirsiniz? Oysa ben, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da çok iyi bilirim. Sizden kim böyle davranırsa doğru yoldan sapmış olur.
Mümtehine/60:2
Sizi ele geçirseler size düşman kesilirler ve elleriyle, dilleriyle sizi incitirler. İnkar etmenizi isterler.
Mümtehine/60:3
Yakınlarınız ve çocuklarınız size yarar sağlamaz. Diriliş Günü sizi yargılar. Allah yaptıklarınızı Görendir.
Mümtehine/60:4
Sizin için İbrahim ve onunla beraber olanlarda güzel bir örnek vardır. Onunla beraber olanlar, halklarına, "Biz, sizden ve sizin Allah'ın dışında kulluk/hizmet ettiklerinizden uzağız. Sizi tanımıyoruz. YALNIZ Allah'a inanıncaya kadar bizimle sizin aranızda ebedi olarak düşmanlık ve nefret belirmiştir. Ne var ki, İbrahim'in babasına "Senin bağışlanman için dua edeceğim, fakat Allah'tan gelecek hiçbir şeye karşı seni koruyamam." biçimindeki sözü (bir hata olarak) bunun dışındaydı. "Rabbimiz, sana güvendik, sana yöneldik ve sonunda sana döneceğiz."
Ankebut/29:8
Biz insana, anne ve babasına iyi davranmasını öğütlemişizdir. Ancak onlar, hakkında bilgin olmayan bir şeyi bana ortak koşman için seninle mücadele ederlerse ikisine de uyma. Hepinizin dönüşü banadır ve yaptıklarınız şeyler hakkında size bilgi vereceğim.
Lokman/31:14
Biz insana ana babasını öğütledik. Annesi onu büyük bir güçlükle taşır. Sütten kesilmesi iki yıl içinde olur. Bana ve ana babana teşekkür etmelisin. Dönüş banadır.
Lokman/31:15
Hakkında bilgin olmayan bir şeyi bana ortak koşman için seninle mücadele ederlerse ikisine de uyma. Ancak dünyada onlara iyi davranmalısın. Bana yönelenlerin yoluna uy. Sonunda dönüşünüz banadır ve yaptığınız her şeyi size bildireceğim.
Tevbe/9:23
Ey inananlar, inkarı imana tercih ettikleri taktirde ana babalarınızı ve kardeşlerinizi dost edinmeyin. Kim onları dost edinirse onlar zalimlerdir.
Tevbe/9:24
De ki: "Ana babalarınız, çocuklarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aileniz, kazandığınız paralar, bozuk gitmesinden korktuğunuz iş ve hoşlandığınız evler Allah ve elçisinden ve O'nun yolunda çaba göstermekten daha sevgili ise, Allah emrini getirinceye kadar bekleyiniz." Allah yoldan çıkmış toplumları doğruya iletmez.
Meryem/19:41
Kitapta İbrahim'i an; peygamber olan bir doğrucu idi.
Meryem/19:42
Babasına, "Babacığım, işitmeyen, görmeyen ve sana bir yararı dokunmayan şeylere niye kulluk/hizmet ediyorsun," demişti.
Meryem/19:43
"Babacığım, bana, sana gelmeyen bir bilgi geldi. Beni izle de seni düzgün yola ileteyim."
Meryem/19:44
"Babacığım, şeytana kulluk/hizmet etme. Şeytan, Rahman'a karşı çıkmıştır."
Meryem/19:45
"Babacığım, Rahman tarafından bir cezaya çarpılman ve şeytana dost olmandan korkuyorum."
Meryem/19:46
(Babası:) "Sen benim tanrılarıma yüz mü çeviriyorsun İbrahim? Buna son vermezsen seni taşlarım. Benden uzaklaş!," dedi.
Tevbe/9:114
İbrahim'in babası için bağışlanma dilemesinin biricik sebebi ona önceden söz vermiş olmasıydı. Ne zaman ki onun Allah düşmanı olduğu kendisine belli olunca ondan uzaklaştı. İbrahim, çok duygulu ve çok şefkatli idi.
Tahrim/66:10
Allah inkarcılara, Nuh'un karısı ile Lut'un karısını örnek verir. İki erdemli kulumuzun nikahı altında bulunuyorlardı; ancak onlara ihanette bulundular. Kocaları Allah'tan gelen hiç bir şeyi o ikisinden savamadı. İkisine de, "Girenlerle birlikte cehenneme girin," denildi.
Tahrim/66:3
Peygamber, eşlerinden birine gizlice bir hadis söylemişti. Eşi bunu yayınca, Allah onu bundan haberdar kıldı. Ona durumun bir kısmını bildirmiş, bir kısmından ise vazgeçmişti. Peygamber konuyu eşine açınca eşi, "Bunu sana kim haber verdi?" diye sordu. "Her şeyi Bilen ve her şeyden Haberdar olan bana bildirdi," diye cevapladı.
Tahrim/66:4
İkiniz Allah'a tevbe ederseniz kalbiniz yönelmiş olur. Ona (elçiye) karşıt olarak birbinizi destekleseniz, onun mevlası (koruyucusu/efendisi) Allah'tır; Cibril, erdemli inananlar ve melekler de onu destekler.
Hud/11:45
Nuh Rabbine seslendi: "Ey Rabbim, oğlum benim ailemdendir, Senin verdiğin söz ise elbette gerçektir ve Sen, yargıda bulunanların en iyisisin."
Hud/11:46
Dedi ki: "Ey Nuh, o senin ailenden olamaz. Bilmediğin bir konuda benden istekte bulunman erdemli bir tavır değildir. Cahillerden olmamanı sana öğütlerim."